1 Temmuz 2012 Pazar

ANANAS PEŞMELBA





Sıcak, sıcak, sıcak… Hava çok ama çooook sıcak. Benim gibi serin havaların insanı için zor günler. Sanki damarlarımdaki kan daha sıcak akıyor. Spora giderken resmen kendimi sürüklüyorum. Kolumu bile kaldırmak gelmiyor içimden. Allah bu sıcaklarda güneşin altında çalışanlara sabır versin, yardım etsin.

Sıcaktan bunalmamda tatilimin gelmiş olması da etkili sanırım. Geçen hafta her gün sanki cumaymış gibi gittim işe. Bu hafta da farklı değilim. Cuma olsa da ben azcık kaçsam, ayağımı denize soksamJ Birkaç gün sonra tatile gidecek olmama rağmen ne götüreceğimi falan hiç düşünmedim. Önceleri bavula ne koyacağımın listesini yapardım, bir iki gün önceden ana hatlarıyla valizimi hazırlar, yolculuk günü de son rötuşları yapardım. Son zamanlarda daha spontane yaşamaya başladım. Bunda yaptığım planlara hayatın uymamasının da etkisi büyük olsa gerek. Hayat zaten bizi yoruyor, bi de üstüne kendi kendimi yorasım yokJ Hayat yormadığı halde, rahat batması yaşayıp kendi kendini yoran insanlar da var tabii. Onlara söyleyecek sözüm yok. Ufacık şeylere takılıp, hayattan keyif almıyorlarsa ya da alıyor numarası yapıyorlarsa onlara hayatta başarılarJ

Bu sene bir iki saat içerisinde çok farklı bir tatil planı yaptım. Heyecanlıyım, gelince size ayrıntıları anlatacağım. Bu dünyadan keyif almak üzere yaşayan güzel yürekli bir arkadaşımın bana verdiği gazla, yıllardır istediğim ama yapmadığım şeylerden bir tanesini bu sene gerçekleştireceğim. İsteyip de imkan bulduğum halde yapmadığım bi sürü şey var. Çok ertelerim ve hiç sevmem bu huyumu. Ama artık bu durumu değiştireceğim inşallah. Eylül- Ekim gibi de tenise başlayacağım. Bundan sonra planları ertelemek yok. Bir, iki derken listemi tamamlayacağım. Geçen bir yıl benim için maddi manevi yüklerimden kurtulmam için bir süreçti. Şimdi hafiflediğime göre; keyifli, huzurlu, mutlu anlarla donanmanın vaktidir….

Hava sıcak ya benim de ne bir şey yapasım geliyor ne de yiyesim. Yani daha doğrusu sıcak yemek yiyesim yok. Özellikle çorbayı zinhar istemem. (Muhteşem yüzyıla da atıfta bulunmuşken, Sülümanı ve Hürremi şimdiden özlediğimi belirtmek isterimJ yeni sezonu heyecanla bekliyorum.)Ama dondurma derseniz, her saniye yiyebilirimJ Ama tabi ki ölçülü yiyorum. Canımı dişime takarak verdiğim kiloları yeniden almaya hiç niyetim yok.
Bu tarif de çok hafif bir tatlı. Serinletici bir yaz güzelliği kendisi. Aslında şeftalili yapılıyor. Tatlıyı ilk olarak "aşçıların kralı ve kralların aşçısı" olarak tanınan Auguste Escoffier Avusturyalı büyük opera şarkıcısı Nellie Melba'nın onuruna yapmış. Onun isminden yola çıkarak "peşmelba" adını verdiği şeftalili dondurmayı ortaya çıkarmış. Üşenmedim sizin için araştırdım:)

Tatlının aslında şeftaliler şerbette pişirilip kullanılıyor. Şerbet benim için kaloriyi arttıran ooooh yooooo bir lezzet olduğundan ben bu tarifi usul usul hafifleştirdim. Bir de ananas kullandım, mis oldu. Benim gibi hem meyveci hem dondurmacıysanız hemen hazırlayıp hüpletinJ

2 porsiyon meyve+bir porsiyon süt ürünü=ananas peşmelba. Diyetinizi güzelleştirmek, az kalori almanızı sağlamak için ben daha ne yapayım dostlar söyler misiniz?? :)

MALZEMELER:
1 adet temizlenmiş ananas
500 gr kaymaklı dondurma
Antep fıstığı
Süslemek İçin: Çikolata sos
YAPILIŞI: Ananaslar küçük küçük doğranır. Kup kabının en altına 2-3 yemek kaşığı ananas yerleştirilir. Üzerine 1 top dondurma eklenir. Bu işlem bir kez daha tekrarlanır. Toplam dört kat olan tatlının üzerine arzuya göre Antep fıstığı ve çikolata sosu eklenerek servis edilir.
NOT: Bu tatlı ananas konservesi ile de yapılabilir. Ama konservesinde hem şeker var hem de katkı maddesi. Mis gibi tazesi varken yapay şekerle kalori almanın hiiiç lüzumu yok bence.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder